yoğunluğun tanımı

Yoğunluk terimi, doğal bir nesneye veya mekanik bir cihaza uygulanan bir kuvvetin derecesi veya seviyesi olarak tanımlanabilir. Yoğunluk kavramı birçok bilimsel disiplinde mevcut olduğundan, psikoloji söz konusu olduğunda bir bireyin karakterine veya mizacına olduğu kadar soyut matematiksel unsurlar gibi diğer unsurlara da uygulanabilir. Yoğunluk her zaman nesnenin kendisinin bir niteliğidir ve onu belirli anlarda, alanlarda veya durumlarda tanımlamak ve tanımlamak için kullanılan bir şeydir.

Fiziksel-matematiksel bir bakış açısıyla yoğunluğun ne olduğunu veya nesneler üzerinde nasıl davrandığını anlamaya çalışırsak, yoğunluğun, enerji yoğunluğunu (veya birim başına enerjiyi) hız ile çarpan denklemin sonucu olduğunu açıkça belirtmeliyiz. bu tür enerji hareketleri. Öyleyse açıktır ki, yoğunluk mefhumu her zaman bir uzaydan diğerine bir hareketi, kuvvet tarafından üretilen bir hareketi varsayar. Bu basit denklem, özellikle sesin yoğunluğu, ışık veya su, hava vb. Gibi doğanın diğer unsurları gibi olayları anlamak için kullanılır.

Yoğunluk terimi ayrıca belirli insan kişiliklerini veya mizaçlarını tanımlamak için yaygın olarak kullanılır. Bu anlamda yoğunluk asla bir denkleme indirgenemez, ancak belirli biyolojik-kimyasal elementleri psişik unsurlarla birleştiren bir süreçtir. Bu öğelerin birleşimi her bir bireye özgüdür ve genellikle davranışta gösterilen yoğunluk düzeyinde değişebilen farklı türde karakterler üretir. Bir kişiliğin yoğunluğu, belirli hisleri, hisleri veya duyguları kontrol altına alamama, bastırma veya etkisizleştirme yetersizliğinde görünür hale getirilebilir. Bu anlamda yoğun kişi, akıl veya mantığın emirleri yerine duygularının (ağlama, tutku, öfke, öfke) emirlerine göre hareket eden kişidir.


$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found